HAVELSAN ve Boeing Arasında Kritik İş Birliği: B737 MAX-8 Simülatör Üretiminde Yeni Bir Dönem Başlıyor

HAVELSAN, Boeing ile imzaladığı yeni anlaşma ile B737 MAX-8 simülatör üretiminde veri paketine doğrudan erişim hakkı kazandı.

HAVELSAN, TAM UÇUŞ SİMÜLATÖRÜ
HAVELSAN Tam Uçuş Simülatörü

Türk savunma ve bilişim sanayisinin öncü şirketlerinden HAVELSAN, sivil havacılık alanındaki yetkinliğini küresel ölçekte kanıtlamaya devam ediyor. Şirket, dünya havacılık devi Boeing ile imzaladığı yeni anlaşma kapsamında üretim bandına yeni bir B737 MAX-8 Tam Uçuş Simülatörü (Full Flight Simulator – FFS) daha eklediğini duyurdu. Ancak bu anlaşma, sadece yeni bir cihaz üretiminden ibaret değil. Arka planda yatan teknik detaylar ve stratejik kazanımlar, HAVELSAN’ın simülatör pazarındaki konumunu üreticiden “küresel çözüm ortağı” seviyesine taşıdığını gösteriyor. İşte bu kritik iş birliğinin detayları ve yerli teknoloji ekosistemine katkıları.

Simülatör Üretiminde Veri Paketi Engeli Kalkıyor

Havacılık simülatörleri, gerçeğe en yakın uçuş deneyimini sunmak zorundadır. Bu gerçekçilik, uçağın üreticisi (OEM) tarafından sağlanan teknik veriler ve uçuş dinamik modelleri ile mümkündür. Bugüne kadar HAVELSAN, geliştirdiği B737 MAX simülatörlerinde bu kritik “veri paketini” genellikle müşterisi olan havayolu şirketleri üzerinden temin ediyordu. Yani süreç, havayolunun Boeing’den veriyi alıp HAVELSAN’a teslim etmesi şeklinde işliyordu.

Yapılan bu yeni anlaşma ile süreç kökten değişiyor. HAVELSAN, potansiyel müşterileri için geliştireceği simülatörlerin veri paketini artık doğrudan Boeing’ten temin edebilecek. Bu durum, bürokratik süreçleri hızlandıracağı gibi HAVELSAN’ın pazarlama kabiliyetini de artıracaktır. Dolayısıyla şirket, elinde hazır bir çözümle potansiyel müşterilerin karşısına çok daha hızlı ve entegre bir şekilde çıkabilecektir.


B737 MAX-8 Tam Uçuş Simülatörlerinin Teknik Özellikleri

HAVELSAN’ın üretim bandına eklediği B737 MAX-8 Tam Uçuş Simülatörü, sivil havacılık eğitim standartlarının zirvesini temsil etmektedir. Bu simülatörler, pilotların gerçek uçakta yaşayabileceği her türlü senaryoyu yerde, güvenli bir ortamda deneyimlemesini sağlar.

Teknolojik Altyapı ve Gerçekçilik

HAVELSAN mühendisleri tarafından geliştirilen bu sistemler, genellikle EASA (Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı) veya FAA (Amerikan Federal Havacılık İdaresi) Level D sertifikasyonuna uygun olarak üretilmektedir. Level D, bir simülatörün ulaşabileceği en yüksek sadakat seviyesini ifade eder. Bu seviyedeki bir simülatörde eğitim alan pilot, “sıfır uçuş saati” (Zero Flight Time) yetkisiyle, gerçek uçakta hiç uçmadan tip eğitimi alabilir.

Tam uçuş simülatör sisteminin temel bileşenleri şunlardır:

  • Yüksek Çözünürlüklü Görsel Sistemler: Geniş görüş açısına sahip, yüksek çözünürlüklü projektörler ve görüntü üreteçleri, pilotlara gerçekçi bir dış dünya görüntüsü sunar. Hava durumu değişimleri, gece-gündüz döngüleri ve pist detayları birebir simüle edilir.
  • 6 Eksenli Hareket Sistemi: Elektrikli veya hidrolik eyleyiciler (actuators) kullanan hareket sistemi, uçağın ivmelenmesini, türbülansı ve manevra hissini pilotlara fiziksel olarak aktarır.
  • Kokpit Replikasyonu: B737 MAX-8 kokpitindeki tüm aviyonik sistemler, tuşlar, ekranlar ve uçuş kontrol yüzeyleri, dokunsal ve işlevsel olarak gerçeğinin aynısıdır.

Yerli Yazılım ve Mühendislik Gücü

Bu simülatörlerin en kritik noktası, donanımın ötesinde arkasında çalışan yazılımdır. HAVELSAN, uçuş dinamiklerini modelleyen ve simülatörün beyni olan yazılımları yerli mühendislik gücüyle geliştirmektedir. Boeing ile yapılan anlaşma sayesinde, uçağın aerodinamik verileri doğrudan kaynak kodlarına entegre edilecek ve bu da yazılımın hassasiyetini maksimum seviyeye çıkaracaktır.

Küresel Pazarda Rekabet ve Stratejik Önem

Sivil havacılık simülatör pazarı, dünya genelinde CAE ve L3Harris gibi dev firmaların hakimiyetindedir. HAVELSAN’ın Boeing gibi bir ana üretici (OEM) ile doğrudan veri tedarik anlaşması yapması, Türk şirketini bu devler liginde saygın bir oyuncu haline getirmektedir.

Boeing ile güçlenen bu iş birliği, HAVELSAN’ın sadece Türk Hava Yolları gibi yerel müşterilere değil, uluslararası havayolu şirketlerine de ihracat yapma potansiyelini artırmaktadır. Simülatör başına milyonlarca dolarlık katma değer yaratan bu sistemler, Türkiye’nin teknoloji ihracatında kilogram başına düşen ihracat değerini yukarı çeken en önemli kalemlerden biridir.

Sivil Havacılık Eğitiminde Maliyet ve Güvenlik

B737 MAX serisi, dünya genelinde en çok kullanılan dar gövdeli uçaklardan biridir. Bu uçakların pilot ihtiyacı ve dolayısıyla eğitim talebi sürekli artmaktadır. Gerçek uçakla eğitim yapmak hem çok maliyetli hem de risklidir. Ayrıca çevresel faktörler ve yakıt tüketimi de göz önüne alındığında simülatörler vazgeçilmezdir.

HAVELSAN’ın ürettiği simülatörler, havayolu şirketlerine şu avantajları sağlar:

  • Düşük İşletme Maliyeti: Gerçek uçak yakıtı yerine elektrik enerjisi ile çalışır.
  • Risk Yönetimi: Motor arızası, yangın veya sert hava koşulları gibi acil durum senaryoları güvenle çalışılabilir.
  • Erişilebilirlik: Uçağın bakımda olması veya hava şartlarının uygun olmaması gibi durumlardan etkilenmeden 7/24 eğitim imkanı sunar.

HAVELSAN’ın Boeing ile imzaladığı bu anlaşma, sadece bir ticaret hamlesi değil, aynı zamanda bir güven beyanıdır. Bir Türk firmasının, dünyanın en büyük uçak üreticilerinden birinin “onaylı tedarikçi” ekosisteminde derinleşmesi, yerli mühendisliğin geldiği noktayı özetlemektedir.

Veri paketine doğrudan erişim, üretim sürelerini kısaltacak ve HAVELSAN’ı küresel ihalelerde daha çevik bir hale getirecektir. Bu gelişme, Türkiye’nin yüksek teknoloji ürünleri geliştiren ve ihraç eden bir ülke olma yolundaki hedeflerine somut bir katkı sağlamaktadır. Yüzde 100 yerli mühendislik ve stratejik uluslararası iş birlikleriyle, havacılık eğitim teknolojilerinde Türkiye’nin adı daha sık duyulmaya devam edecektir.


Anahtar kelimeler: HAVELSAN, Boeing, B737 MAX-8, uçuş simülatörü, tam uçuş simülatörü, yerli teknoloji, savunma sanayisi, sivil havacılık, pilot eğitimi, teknoloji ihracatı

yuzde100yerli.com'un kurucusu, gönüllü yazar, yerli malı hastası, yazılımcı, girişimci. Teknolojiyi ve tabii ki yerli ve milli projeleri takip etmekten büyük keyif alıyorum. Türkiye'de üretilen yeni bir ürün ve yeni bir girişim görmek mutlu ediyor, bu nedenle 2006 yılında yuzde100yerli.com'u yayına alma kararı aldım.