Türk Savunma Sanayisinde Dev Adım: TUSAŞ, İngiliz Devi BAE Systems ile İnsansız Savaş Uçağı Geliştirecek!

TUSAŞ ve İngiliz devi BAE Systems, insansız savaş uçağı geliştirmek için tarihi bir anlaşma imzaladı.

TUSAŞ, BAE Systems, TAI, Unmanned Fighter Jet (Yapay zekâ ile oluşturulmuş temsili görüntü)
Yapay zeka ile oluşturulmuş temsili görüntü

Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ), küresel savunma sanayi arenasındaki konumunu perçinleyen tarihi bir adıma daha imza attı. TUSAŞ, Birleşik Krallık’ın ve dünyanın en büyük savunma şirketlerinden biri olan BAE Systems ile insansız hava sistemleri ve ilgili teknolojiler alanında iş birliği yapmak üzere bir Mutabakat Zaptı (MoU) imzaladığını duyurdu. Bu stratejik ittifak, iki ülkenin ileri havacılık teknolojilerindeki endüstriyel iş birliğini yeni bir boyuta taşırken, geleceğin insansız muharebe sistemlerinin geliştirilmesi için dev bir potansiyel ortaya koyuyor.

Tarihi Anlaşma Resmen Duyuruldu: “Derin ve Anlamlı Bir İttifakın Başlangıcı”

TUSAŞ’ın resmi sosyal medya hesaplarından “Şirketimizden bir uluslararası başarı daha!” başlığıyla duyurulan anlaşma, uluslararası savunma çevrelerinde büyük yankı uyandırdı. BAE Systems’in FalconWorks bölümü Genel Müdürü Dave Holmes, bu anlaşmayı “iki kurum arasında derin ve anlamlı bir ittifakın başlangıcı” olarak nitelendirerek, iş birliğinin öneminin altını çizdi. Holmes, “Her iki firma da tamamlayıcı beceri ve yeteneklerini birleştirerek bir dizi ilgi çekici ve uygun maliyetli çözüm yaratacak” diyerek, ortaklığın somut çıktılara odaklanacağını belirtti.


Masadaki Potansiyel Projeler Neler? KAAN’dan ANKA-3’e, HÜRJET’ten Yeni Pazarlara…

Bu Mutabakat Zaptı, somut projeleri şimdiden belirtmese de, iki devin yetenekleri bir araya geldiğinde masada olması muhtemel senaryolar, Türkiye için stratejik bir sıçrama potansiyeli taşıyor:

  1. Milli Muharip Uçak KAAN’da Derinleşen Ortaklık: BAE Systems, halihazırda KAAN projesinin en önemli teknoloji ortaklarından biri. Bu yeni anlaşma, iş birliğini otonomi ve insansız sistemler alanına taşıyor. KAAN için geliştirilecek “sadık kanat adamı” (loyal wingman) konseptli insansız savaş uçaklarının ortak geliştirilmesi, motor ve diğer kritik alt sistemler için teknoloji transferinin hızlandırılması gündemdeki en sıcak başlıklardan biri olabilir.
  2. Yeni Nesil İnsansız Sistemler ve ANKA-3’ün Evrimi: Anlaşmanın ana odak noktası olan insansız sistemler, özellikle TUSAŞ’ın “uçan kanat” formundaki en yeni platformu ANKA-3 için yeni bir ufuk açıyor. BAE Systems’in “Tempest” gibi 6. nesil savaş uçağı programlarında edindiği otonomi, yapay zeka ve sürü kabiliyetleri, ANKA-3 platformuna veya tamamen yeni geliştirilecek bir insansız savaş uçağına entegre edilebilir.
  3. HÜRJET İçin Avrupa Kapısı: BAE Systems, dünyanın en yaygın kullanılan jet eğitim uçaklarından biri olan “Hawk” serisinin üreticisidir. Türkiye’nin milli jeti HÜRJET, Hawk’ın modern bir muadili olarak öne çıkıyor. Bu iş birliği, HÜRJET’in Hawk kullanan ülkelere yeni bir alternatif olarak ortak pazarlanmasının önünü açabilir. Hatta Birleşik Krallık’ın kendi eskiyen Hawk filosunu yenileme sürecinde HÜRJET’i bir seçenek olarak değerlendirmesine zemin hazırlayabilir.

TUSAŞ’ın Üretim Gücü ile BAE Systems’in Muharebe ve Otonomi Aklı Birleşiyor

Bu anlaşma, her iki taraf için de bir kazan-kazan formülü sunuyor.

  • TUSAŞ, ANKA, AKSUNGUR, ŞİMŞEK ve ANKA-3 gibi platformlarla kanıtladığı yenilikçi tasarım ve seri üretim yeteneklerini masaya koyuyor.
  • BAE Systems, onlarca yıllık muharebe havası sistemleri ve otonomi yazılımları konusundaki derin tecrübesini bu ortaklığa taşıyor.

Bu iki gücün birleşimi, ölçeklenebilir, modern ve rakiplerine göre çok daha uygun maliyetli yeni nesil insansız hava sistemlerinin geliştirilmesini ve küresel pazarlara sunulmasını sağlayacak.


İki Devden Güçlü Mesajlar: “İlerlemeyi Hızlandıracağız ve Yeni Fırsatlar Yaratacağız”

TUSAŞ Genel Müdürü Dr. Mehmet Demiroğlu, iş birliğinin zaten var olan yakın ilişki üzerine inşa edildiğini ve “kanıtlanmış insansız sistemler yeteneklerimizi yeni zirvelere taşıma potansiyeli sunduğunu” belirtti. Demiroğlu, “Bu alanda ilerlemeyi nasıl hızlandırabileceğimizi ve yeni pazar fırsatlarını nasıl değerlendirebileceğimizi ortaklaşa araştıracağız” diyerek, anlaşmanın dinamik ve sonuç odaklı bir yapıya sahip olacağının sinyallerini verdi.

Bu tarihi imza, Türkiye’nin savunma sanayisinde artık sadece kendi ihtiyaçlarını karşılayan bir ülke değil, aynı zamanda küresel teknoloji devleriyle birlikte geleceğin harp konseptlerini şekillendiren bir oyuncu olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.


Anahtar Kelimeler: TUSAŞ, BAE Systems, insansız hava sistemleri, savunma sanayi, HÜRJET, ANKA-3, KAAN, Mutabakat Zaptı, teknoloji transferi, milli teknoloji, Türk Havacılık Uzay Sanayi, Birleşik Kırallık, İngiltere, Türkiye

yuzde100yerli.com'un kurucusu, gönüllü yazar, yerli malı hastası, yazılımcı, girişimci. Teknolojiyi ve tabii ki yerli ve milli projeleri takip etmekten büyük keyif alıyorum. Türkiye'de üretilen yeni bir ürün ve yeni bir girişim görmek mutlu ediyor, bu nedenle 2006 yılında yuzde100yerli.com'u yayına alma kararı aldım.